Hayata Dair

                     Bişnev! Dinle! Dinle ney'den kendini, dinle ney'den âlemi! Bu uzun yolda "dinle" diyor Mevlana. Kendini başkasını, dünyayı ahireti, eşyayı, börtü böceği, sesi sessizliği, yaşlıyı genci, acıyı mutluluğu, güzeli çirkini.  Dinle ki bak ne diyor, tüm bu var olanlar!  Bir bak, bir düşün, bir dinle! Sus, sadece dinle! Dinlemek için susmak gerek ey can unutma! "Dinle, neyden kim hikâyet etmede Ayrılıklardan şikâyet etmede"                                 Mevlana Seni "kalu bela"dan aldılar, dünyaya gönderdiler.  Sen gurbettesin. Senin asıl vatanın neresi bilir misin?  Kendini bildiğin, Rabbini bulduğun yer.  İşte o yer senin mekânın.  Koş durma kendini bul, orada!

 Bakmayın siz sırlı başlığa. Ne kaldı ki dünyada sır olan.  Biri sen biri de bendim işte.  Tüm sır buydu. Sen geldin ben kayboldum. Ben geldim sen kayboldun. Daha ne olacaktı ki... Ayna işte sensin, ayna işte benim.  Mevlana ne demişti: " Eğer sen ben isen nesin sen; eğer ben sen isem neyim ben? Bilmiyorum, bilemeyeceğim bu sırrı dedimse de biliyorum aslında, ama yine de bilmiyorum.

Ahh keşke, ahh keşke... Ne çok keşkeler var dilinde. Bırak artık kendini suçlamayı. Her ne gelirse başa hoştur, de. Her ne olursa hayır gör ardında. Olan oldu, sen hikmeti ara olanın içinde. Görebiliyorsan hikmeti, işte o vakit piştin demektir. Görebiliyorsan hikmeti, işte o an oldun demektir. Keşkeleri at bir kenara, "bugün ve yarın için neler yapabilirim?" de. Ömür çok kısa ve sen bir yolcusun. Yollar hem dikenlerle, hem güllerle dolu. Ayağına diken battı diye, güle kızma. Bak, dinle, duy beni! Her güzelliğe zorluklardan sonra ulaşılır.

  Kuşlara takılıp gidiyor aklım, demiş Zarifoğlu. Ne güzel, ne sıcak, ne samimi bakışları var onların.  Küçüklüğümden beri onlarla hemhâl olmak bana çok büyük zevk veriyor. Onlarla konuşuyor, onlarla dertleşiyor ve onlarla gülüyorum.  Anladım ki en iyi dostluk onlarla olan dostlukmuş. Ne kadar saf, temiz ve naifler. Seni dinliyor, seni anlıyor, seni seviyor. Hani diyorlar ya kuş aklı... Keşke bizim aklımız da kuş aklı gibi olsa. Masum, sıcak, yalansız, riyasız. Kuş dili bilmesem de gönül dili ile anlaşmak bizimkisi.  İki yürek birbirini anlıyorsa söze ne hacet? Onlar bakarak konuşur,  susarak konuşur.  Anlamak zahmetli iştir, vesselam.